Nitelikli Özel Okul Kriterleri


Nitelikli Özel Okul Kriterleri

Özel okulların sayısının hızla arttığı günümüzde, Nitelikli Özel Okul Kriterleri Nedir sorusu velilerin akıllarını kurcalamaya devam ediyor.

Bizde bu soruyu konuk yazarımız Sayın Alparslan Dartan‘a sorduk. Nitelikli özel okul kriterleri nedir, nasıl değerlendirmeliyiz?

Özel Okulların sayısının hızla arttığı bir dönemde Özel Okullar Derneğinin düzenlediği XVII. Geleneksel Antalya Eğitim Sempozyumu “Türkiye’de ve Dünyada: Değerlendirme Sistemlerinin Eğitime Etkisi” temasıyla 30 Ocak – 2 Şubat 2018 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştiriliyor. Bu yıl ele alınan konu başlığına bakıldığında eğitim sisteminin değerlendirme süreçlerinin eğitimin kalitesine etkisinin tartışılacağı anlaşılıyor. Ben de aşağıda sadece değerlendirme sistemlerine değil bir bütünsel bakış açısıyla eğitime destek hizmetlerin neler olabileceğinden ve bunların öneminden bahsetmek istiyorum.

Özel okulların sayısının hızla artmasının temelinde Devletin bu yönde aldığı bazı somut kararların yattığını görüyoruz. Özellikle dershanelerin dönüşüm süreci ve özel okula dönüşme çabaları, çocuğunu özel okulda okumak isteyenlere yönelik hazırlanan ve 4 yıldır da başarıyla uygulanan Özel Kurum Eğitim ve Öğretim Desteği ile yasal bazı düzenlemelerin epey bir katkısı olduğu biliniyor. Bunun yanında 2017 yılında Liselere geçiş sistemi TEOG’un kaldırılması ve sınavsız geçiş formülünün velilerde yarattığı kaygının da bu süreci hızlandıracağı ve özel okul sayısının artmasına neden olacağı anlaşılıyor.

Anne babaların özel okul tercihlerini etkileyen iki temel faktörün olduğu biliniyor. Bunlardan birincisi ve en önceliklisi az sayıda öğrencinin eğitim gördüğü bu kurumlarda akademik olarak çocuğunun daha iyi yetişeceğine inanma ve bunun sonucunda da iyi bir Lise ve Üniversite kazanabilme olasılığı. İkincisi de yabancı dil öğretimi konusundaki yüksek beklenti.

Bir kısım anne babalar için ise bu kriterlerin yanında okulun çok dilli bir dünya vatandaşı yetiştirmesi, sosyal etkinliklerin içeriğinin zengin ve çeşitli olması, yurtiçi ve yurt dışı projelerle öğrenci değişim programlarına yer vermesi, öğrencinin güvenliğinden emin olması gibi farklı kriterler de okul seçimlerini etkilemektedir.

Türkiye’de sayısı artmaya başlayan özel okulların hangilerinin aynı zamanda nitelikli eğitim verdiklerini söyleyebilmek için elimizde önemli bir veri bulunmuyor. Özellikle de son 5-6 yılda açılan yeni özel okulların eğitim-öğretim performansları aslına bakarsanız tam bir muamma. Bu da akıllara Nitelikli Özel Okul Kriterleri nedir sorusunu getiriyor.

Kanımca iyi ve nitelikli özel okul kriterleri nedir sorusunun cevabı, eğitim ve öğretim sürecini destekleyen destek birimlerin varlığı ve verimli çalışmalarıyla öne çıkan okuldur. Bir eğitim kurumunda eğitimin olmazsa olmaz bileşenleri arasında sayılabilecek destek birimlerinin bulunup bulunmadığı veliler için önemli bir tercih nedeni olmalıdır.

Öğrenme Süreçlerini Destekleyen Birimler;

Okullar, çocukların ve gençlerin edindiği deneyimlerin geliştirilmesine fırsat tanıyan yaşam alanlarıdır. Bu yaşam alanını var eden de öğretmen, öğrenci ve velilerdir. Okulun fiziksel olanaklarının azlığı ya da çokluğu önemli ise de velilerin okul tercihlerinde diğer faktörler de giderek önem kazanmaktadır. Bunlar okullarda eğitim ve öğretim sürecini önemli ölçüde destekleyen hizmet alanlarıdır.

 Bu hizmet alanları içerisinde Psikolojik Danışma ve Rehberlik Servisi, Ölçme ve Değerlendirme Birimi, Program Geliştirme, Eğitim Teknolojisi ve Tasarımı gibi hizmet alanları, Dünyaya erişimi kolaylaştıran yazılı ve e-basım sürümleriyle giderek de dijitalleşen Kütüphanelerin varlığı ve öğrenci ve çalışanların ihtiyaç duyduklarında hizmet aldıkları Sağlık Birimlerinin varlığıdır.

Pek çok okulda bu birimler ya yoktur ya da göstermelik olarak mevcuttur. Her sınıf seviyesine bir psikolojik danışman düşüp düşmediği ya da program geliştirme veya ölçme ve değerlendirme uzmanının var olup olmadığı bir kurumun yaptığı işi ne kadar bilimsel ölçüde ele aldığının da göstergesidir.

Psikolojik Danışma Hizmetleri,

Bunların en başında çocukların sosyal ve duygusal süreçlerini destekleyen ve Psikolojik Danışma ve Rehberlik Servisleri gelmektedir. PDR uzmanları öğrenci psikolojisinden hareket eden ve gelişim psikolojisinin uygulama alanlarından destek alan çalışmaları ile öğrenciyi tanıma, yönlendirme ve bilgi sunmalarıyla hem öğrenciye hem de veliye önemli hizmetler sunmaktadırlar.

Okullarda yarım yüzyılı aşkın süredir kendine yer bulan Psikolojik Danışma ve Rehberlik (PDR) hizmetlerinin eğitim sistemine getirdiği tüm kazanımlarla okul sisteminin önemli bir parçası haline gelmiştir. PDR hizmetleri özeldir ve tam da bu özellikleriyle okullarda güvenlik supabı işlevi görürler. Nitelikli Özel Okul Kriterleri ya da iyi okul tanımının başında gelir.

Eğitim sistemimizin temel unsurlarından olan Okullarda Öğrenci Kişilik Hizmetleri kapsamındaki psikolojik danışma ve rehberlik hizmetlerinin bilimsel  temelleri ve gizlilik, gönüllülük, güven ilişkisi, demokratik insancıl anlayış, bireysellik, hizmette empati ve terapötik iletişim için gerekli olan eşitlik ilkeleri eğitim sistemini güçlendiren önemli özelliklerdendir.

PDR hizmetleri yalnızca sorunlu öğrencilere değil, tüm öğrencilere verdiği hizmetlerle öğrencilerin bütüncül olarak akademik, mesleki, sosyal ve psikolojik dâhil çok yönlü gelişimlerini destekler ve okul öncesinden başlayarak, üniversite dâhil tüm öğrencilik yaşamı boyunca sürekli olmasına yönelik gelişme sağlamayı amaçlar.

Günümüzde eğitim kurumları her geçen gün yeni sorun alanlarıyla karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu nedenle okul psikolojik danışmanlarının görevleri hali hazırda oldukça zorlayıcıdır. Okullarda yaygın ve ciddi sorunlar arasında yer almaya başlayan uyuşturucu kullanımı ve bağımlılık, şiddet, akran baskısı ve zorbalık, çocukluk ve ergenlik sorunları, cinsel istismar gibi psiko-sosyal müdahale gerektiren durumlar bu hizmet öne çıkaran önemli sorun alanlarıdır. Bu sorun alanlarına etkili ve önleyici tedbirler sunma PDR uzmanlarının sayısı, alan mezunu olmaları, deneyimleri ile de doğru orantılıdır.

Program Geliştirme ve Ölçme ve Değerlendirme,

Öğrenme süreçlerinin tasarlanması, planlanması, programa uygun öğrenme materyallerinin ve ölçme araçlarının geliştirilmesi, öğrenme sonuçlarının değerlendirilip öğretim programlarının düzenlenmesi süreci iyi ve nitelikli özel okul kriterleri kavramı çerçevesinde üzerinde durulması gereken önemli bir konudur.

Yaş dönemine uygun ölçme ve değerlendirme araçları geliştirme ve kullanma becerisi. Araç geliştirme atölyeleri ve uygulama sonrası paylaşımlar, okul öncesinde ve ilkokulda eğitim teknolojilerinin kullanımı. Program içeriklerinin oluşturması, otantik ölçme değerlendirme araçları geliştirme ve kullanma becerisi. Üst düzey zihinsel becerilerin ölçülmesi ve bu becerileri ölçecek soru yazma çalışmaları ancak ve ancak okullarda bu alanda hizmet verecek alan uzmanlarının varlığıyla mümkündür.

Farklılaştırılmış ders tasarımları oluşturma atölyeleri, oyunlaştırma ve öykü tabanlı öğrenme, sokratik yöntem ve sınıf uygulamaları, açık uçlu soru yazma, okuma, yazma ve dinleme becerilerine yönelik özelleştirilmiş ölçme değerlendirme atölyeleri, eğitim teknolojisinin ölçme değerlendirme amacıyla kullanılması gibi pek çok özellik de bu çalışmalara önem veren ve eğitimin niteliğini artırma konusunda isteği olan okullarda hayata geçirilebilir. Bu anlayışa sahip olma eğitimin niteliğini ve kalitesini artıracak devrimsel de bir dönüşümdür aslında.

Eğitim Teknolojilerinin Kullanımı,

Özel okullar ile devlet okulları arasında hem program hem de eğitim araç gereçlerinin donanımı bakımından çok farklılıklar bulunmaktadır. Teknolojik sınıf donanımları, internet bağlantısı, akıllı tahta kullanımı gibi pek çok araç gereç eğitim ortamında öğrenme ve öğretme sürecini olumlu etkilemektedir.

Kütüphane,

Kütüphane kullanımı teknolojinin gelişmesi ile zaman ve mekân sınırlarını zorlamaktadır. Bir yayına ulaşmak, aranılan bir kaynağa evden ulaşabilmek artık zor değil. Kitap, dergi, süreli yayınların sayısı ve yayınlarının ulaştığı kitle, bir okulun eğitime bakışını gösterir.

Çağdaş kütüphaneciliğin tüm olanaklarından yararlanarak oluşturulan Kütüphanelerde farklı dillerde yer verilen kitaplar, dergiler ve gazetelerin yanı sıra  DVD, VCD, CD vb.  görsel-işitsel kaynaklar ve elektronik veri tabanları bilgiye erişim açısından oldukça önem kazanmıştır.

Kütüphanelerde kullanıcılar, dijital ortama aktarılan güncel kütüphane kayıtlarına ve elektronik veri tabanlarına internet üzerinden online erişim sağlayabilir, doğru ve güvenilir bilgiye erişebilirler. Bu kapsamda Kütüphaneler okul sisteminin de en önemli parçalarından biri durumuna gelmişlerdir.

Sağlık Birimi

Toplumda okul çağındaki bütün çocukların mümkün olan en iyi bedensel ruhsal ve sosyal yönden sağlığa kavuşmalarını sağlamak ve sürdürmek böylece çocukların ve dolayısıyla toplumun sağlık düzeyini yükseltmek amacıyla öğrencilerin ve okul personelinin sağlığının değerlendirilmesi, geliştirilmesi ve sağlıklı okul yaşamının sağlanması ve sürdürülmesi için okul sağlığı hizmetlerinin önemsenmesi gerekmektedir.

Bulaşıcı hastalıkların görülme ve yayılma hızının daha fazla olduğu eğitim kurumlarında sağlık hizmetlerinin önemseniyor olması, aşılama gibi koruyucu önlemlerin daha kolay alınabilir olmasını sağlar.

Nüfusun yaklaşık 1/6’sını oluşturan çocukların sağlık hizmetlerini almaları gereken önemli kurumların başında gelen okullar, erken fark edilen büyüme-gelişme bozukluklarının önüne geçmek, bu dönemde alınacak koruyucu önlemler, okul ortamında olası kazaların önlenebilmesi için tedbirlerin alınabilmesi güvenli okul-sağlıklı okul hizmeti kapsamında mümkündür.

Ama İyi Okul İyi Öğretmenlerle Var Olur Unutmamalı.

Ancak bugün ülkemizde giderek bozulan eğitim sistemi ile özellikle büyük şehirlerde artan kaliteli eğitim sorunu, eğitim sistemine bütünsel bir gözle bakılmasını ve dönüşümü zorunlu kılıyor. Nitelikli Özel Okul Kriterleri veya iyi okul kavramı içerisinde de pek çok değişkenin yanında okul gibi okul ve öğretim kadrosunun yeterliliği ön plana çıkıyor.

Kurumsal kültüre sahip eğitim kurumları deneyimli eğitim kadrosunun değerini bilir ve kadro istikrarına önem verir. Öğretmenlerinin tümünün gerekli eğitim birikimine ve lisans ya da lisansüstü derecesine sahip olmalarını önemser ve en önemlisi de yukarıda sözü edilen eğitime destek birimlerin varlığının bütün okul iklimine sağladığı katkıyı görür ve yüceltir.

Alpaslan Dartan kimdir?

alparslan_dartanLisans eğitimimi Marmara Üniversitesi, Atatürk Eğitim Fakültesi, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü’nde tamamlayan Dartan, uzmanlık eğitimini ise aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitimde Psikolojik Hizmetler Ana Bilim Dalı’nda tamamladı.

İş hayatına 1987 yılında İzmir’de, İzmir Fen Lisesinde okul psikolojik danışmanı olarak başladı. Ardından İstek Vakfı Okulları ile MEF Okullarının rehberlik servislerinde psikolojik danışman ve bölüm başkanlığı görevlerinde bulundu.

1998 yılından beri Terakki Vakfı Okullarında görev yapan Alparsan Dartan, Terakkide, 1998-2005 yılları arasında Terakki Araştırma Geliştirme Merkezinin (TARGEM) kuruluşuyla başlayan ve eğitim uzmanlığı göreviyle devam eden Terakki yolculuğunda 2005-2013 yılları arasında Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi koordinatörlüğü görevini üstlenmesi ile devam etti.

Halen Terakki Vakfı Okullarının 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında Tuzla/Tepeören mevkiinde açacağı ikinci yerleşkesi ile ilgili olarak kurum açma prosedürleri, kurum kültürü, akademik süreçler, PDR biriminin oluşturulması konularında Tuzla/Tepeören Yerleşkesinin yönetim ekibi içerisinde danışman olarak çalışıyor.

Aile terapisi, iletişim, motivasyon, sınav kaygısı, baba destek eğitim programı gibi uzun süreli eğitimlerin yanında, İstanbul Psikodrama ve Uluslararası Zerko Moreno Enstitüsü’nden aldığı psikodrama eğitimleri ile ergen ve yetişkinlere yönelik bireysel ve grup danışmanlığı yapmaktadır. Sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği halinde eğitim programları oluşturulması, çeşitli kurum ve kuruluşlarda verdiği seminer ve konferanslarım ile yazılı basın organlarında yayımlanmış yazıları ve makaleleri bulunmaktadır.

Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği İstanbul Şubesinin kurulduğundan beri üyesi olan Dartan. 2009 yılında Derneğin Yönetim Kurulu’na girdi. 2011’den beri de Türk PDR Derneğinin İstanbul Şubesi Başkanlığını yürütüyor.

 


Yorumlar 0

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR